Yaşar Çalışkan Hocanın Gazneli Mahmut’un Hayatından Kesitler Dersi ....

* Gazneli Mahmut 2 Kasım 970 doğumludur.

* Gerçekten büyük bir hükümdardır.

* Babası Samanilerin Horasan valisi Alp Tegin’in kölesi olan Sebük Tegin’dir. Alp Tegin bu kölesini o kadar çok seviyor ki azat edip kızını veriyor ve damadı ediniyor. Sonrasında Alp Teginin vefatının ardından Gazneli Mahmut’un babası Sebük Tegin vali tayin ediliyor. Samanoğulları güçten düşünce Sebük Tegin de bağımsızlığını ilan edip kendi devletini kuruyor.

* Babasının ardından tahta kardeşi geçer ancak dirayetsizdir ve iyi bir hükümdar değildir. Gazneli Mahmut da kardeşini tahtan indirir ancak pek çok hükümdarın yaptığı gibi kardeşini öldürmez ve ona saygıda kusur etmez ve iyi bakar.

* Küçük yaşta hafız oluyor. 15. Yaşında babası ile ilk seferine çıkıyor.

* Mart 998’de tahta çıkıyor.

* 1 Teşriin 1000’de halife tarafından taç ve hil’at giydiriliyor. 

* Sultan unvanlı ilk hükümdardır.

* 1000 yılında başladığı Hint seferlerine ölümü olan 30 Nisan 1030 tarihine kadar devam ediyor ve tam tamına 17 sefer düzenliyor. 2. Seferinde günümüzün tankları diyebileceğimiz tam tamına 200 adet fil elde ediyor ve bu sayede büyük üstünlük kuruyor düşmanlarına. Doktorunun kesinlikle istirahat etmelisin demesine rağmen sefer sırasında oturduğu yerde ve bir eli kılıcındayken ölüyor veyahut daha doğru bir ifade ile şehit oluyor.

* Hint seferlerinin amacı birilerinin gösterdiği gibi Hindistan’ın zenginliklerine konma arzusu değil İslam’ı yayma arzusudur. Zira Hindistan’a yapılan her seferde yanında yüzlerce İslam

Âlimi götürürdü. 

* Hindistan’da gördüğü bir Brahman (Hindu din adamı) öldüğünde onunla birlikte karısının da diri diri yakılma âdetini ortadan kaldırıyor ve çok sayıda Hindu’nun takdirini kazanıyor ve gönüllerini İslam’a ısındırıyor. Şu an Pakistan ve Hindistan’daki milyonlarca kişinin Müslüman olmasının sebebi Gazneli Mahmut’un seferleri ve adaletli yönetimidir.

* Samimi bir Müslüman olan Gazneli Mahmut sapık mezheplerle de mücadele etmiştir. Şii Büveyhoğullarını ortadan kaldırmıştır.

* Âlim ve şairleri çok sever ve yanından ayırmazdı. 400 şaire maaş bağlatıyor. Hem de bu şairlerin tencereleri gümüşten sofra takımları altından olacak kadar onlara maaş veriyor. Bu şair ve Âlimlerle sürekli oturup konuşur ve bu işi çok severdi.

* Halkından haberdar olmak için sürekli tebdil-i kıyafet dolaşır ve halkın içine karışırdı.

* Onun halkın içinde yaşadığı olayların sayısı epey fazladır ancak bir tanesini anlatalım. Gazneli Mahmut bir gün yine halkın arasında dolaşırken bir kumaşçının önünden geçer. Kumaşçıya bütün bu kumaşların fiyatını sorar. Kumaşçı da “Sana son seferinde bunun 4-5 metresi yeter ne diye hepsinin fiyatını soruyorsun?” der. Mahmut kumaşçının kefen için yaptığı göndermeyi anlar ve yoluna devam eder. Yolda ilerlerken bir kerpiççiye denk gelir. Kumaşçıya sorduğu sorunun aynısını ona da sorar ve “bu kerpiçlerin hepsi kaç para?” der. Kerpiççi de “Hepsinin fiyatını ne yapacaksın sana onların 10 tanesi mezarını örtmeye yeter” der. Sonrasında Sultan Mahmut şu sözü söyler:” Anladım ki dünyadan 4-5metre kumaş ile 10 adet kerpiçten başkasını götüremiyorsun.”

* Dünyaca ünlü bir destan olan Şeyhname’yi, Firdevsi’ye Sultan Mahmut yazdırır. Öncekilerin yaptıklarını güzelce anlatıldığı ve yeni gelen nesillerin unutmasını engelleyecek bir eser yazdırmak ister. Bunu için şairlerinden Unsurî’ye bu işi teklif eder. Unsurî çok yaşlı olduğunu (80 yaşında) ve bu işin hakkında gelemeyeceğini söyler ve şair Esedî’ye bu işi teklif etmesini söyler. Esedî ise benim söyleyiş tarzım destana uygun değildir diyip Sultan’ı Firdevsî’ye yönlendirir. Firdevsî ise bu işi kabul eder ve Şeyhname’yi yazmaya başlar. Söylendiğine göre Sultan Mahmut her bir beyit için Firdevsi’ye bir altın vereceğini vaat eder. Sultan tarafından çok sevilen Firdevsi’nin bu üstün konumu çekememe sebebi olur ve birileri Sultan’ı dolduruşa getirir. Derler ki “Firdevsi eserinde ateşperestlik propagandası yapıyor”, başkaları ise “Firdevsi şiidir, sizin mezhebinizden değildir” der. Sultan ise “Eğer dedikleriniz doğru ise ben onu fillerimin ayakları altında ezdiririm” der. Bu söz Firdevsinin kulağına gidince can korkusundan hemen doğduğu yer olan İran’ın Tus şehrine kaçar. Orda kaçak hayatı yaşar ancak bir yandan da sözüne sadık kalıp Şeyhnameyi yazıp parça parça Sultan Mahmut’a gönderir.

* Büyük Sultan Mahmut tarafından yazdırılan dünyaca ünlü eser Şeyhname’den örnekler:

a) Babasını öldüren evlat olmaz, velev ki piç ola…

b) Tatlı can hoştur. Tane taşıyan karıncayı bile incitme

c) Hiç kimse bu dünyadan bedeninden daha fazla yer alamaz.

d) Yoklansın bakalım mezarda her ölenin / Farkı var mı sultan ile kölenin

* Tamamı 60 bin beyiti bulan bu eser yazılıp bittikten sonra Sultan Mahmut’un “Biraz İran taraftarlığı yapmış; ancak o kadar güzel yazmış ki onun için hoş görülür.” dediği rivayet edilir. 



HİSDER | HİKMET İLİM ve SANAT DERNEĞİ

Aksinne Mahallesi Gülen Sokak No:4/B Meram /KONYA
Genel Sekreter Muzaffer TULUKÇU : 0 (506) 510 01 60
Sekreter Hasan ÖZÜCAN : 0 (536) 360 17 63