HİSDER (Hikmet İlim ve Sanat Derneği) in Meram Uluslararası Gençlik Akademisinde 06 Ocak 2020 tarihinde düzenlediği Pazartesi toplantılarında Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Önder KUTLU “İngilizler” konusunda dernek üyelerine bilgi verdi.

Prof. Dr. Önder KUTLU konuşmasının başında akademik çalışmalar için 8 sene İngiltere’de bulunduğunu, 2 senede bu üniversitede hocalık yaptığını, İngilizlerin merak edilen ve tartışılan bir millet olduğunu, bir problem yaşandığında meseleleri İngilizlere dayandırma gibi bir durumumuz olduğunu, bu konuda doğrusu haksız da sayılmadığımızı belirtti.
Etnik köken olarak İngiltere’de İngiliz diye bir millet yoktur. Zaman içinde gelişmiş göçlerle ve işgallerle oluşmuş bir millet ve millet şuuru var. Başlangıçta İngilizce diye bir dilde yok. O da zaman içinde gelişerek oluşmuştur. İngiltere’nin yerel halkı Galler halkıdır. Avrupa milletleri medeniyetlerini bazıları Yunan medeniyetine, bazıları da Roma medeniyetine dayandırırlar. İngilizler ise kendilerini Roma medeniyetine dayandırıyorlar. MÖ 55 yılında Sezar’ın orduları ilk defa İngiltere adasını işgal ediyorlar.
İngiltere, Avrupa’da tarım açısından kendi kendine yeten nadir ülkelerden birisidir. Romalılar MS 350’ye kadar İngiltere’de kalıyor. Roma ordusunun geçtiği güzergâhları bugün İngilizler otoban ve otoyol olarak kullanmaktadır. 400 yüzyılda Anglosakson dediğimiz bölgeden gelen Almanların işgalleri var. 2006’da yapılan bir araştırmaya göre, İngilizlerin gen bakımından yüzde 50’sinin Alman kökenli olduğu görülüyor. Her gelen kendi dili ve kültürüyle beraber getirmiştir. İngiltere, 900’lü yıllarda Vikinglerin işgaline uğruyor. Denizcilik terimleri kullanılmaya başlanıyor.1066 yılında da dördüncü millet olarak Fransızlar bölgeye geliyorlar.
Bugün İngilizcede 10 bin civarında Fransızca kelime bulunmaktadır. Bugün İngilizcede Almanca, Flemenkçe, Fransızca, Latince kelimelere rastlıyoruz. 1100 yılında yerel halk, bu dil karışımından yeni bir dili sözlü ve yazılı olarak oluşturmaya başlıyor. İngiliz milletinin gelişimiyle de İngilizcenin de gelişimi devam ediyor.
İngilizler dünya siyasetindeki etkinliklerini ; Romalılardan aldıkları devlet idaresi tecrübesi, Almanlardan aldıkları disiplin, Vikinglerden aldıkları savaş yeteneği ile Fransızlardan aldıkları kültür ve sanata dayandırıyorlar.Bunların karışımından bir İngiliz kültürü ve devlet modeli ortaya çıkmıştır.Coğrafi keşiflere kadar sürekli savaş ve entrikalar var.Fransa ile aralarında 100 yıl savaşları oluyor.Yenilmez denilen İspanyol deniz armadasını savaşta yenmeleriyle İngilizlerin önü açılıyor.Ada devleti olmaları dolayısıyla kara ordusu güçlü değildir. Bundan dolayı donanma önem taşıyor. İngiltere, doğal sınırlarıyla coğrafi bir ülkedir.1060’tan itibaren İngiltere, işgale uğramamıştır.
16. yüzyıldan itibaren dışarıya açılmıştır. Sömürgeci bir güç olarak karşımıza çıkıyor.13.yüzyılda İngiltere’den Yahudiler kovuluyor. İspanya’da Endülüs Emevi Devleti’nin yıkılmasından sonra Yahudiler İngiltere’ye geliyor. İngilizler 1607’de Amerika’da koloni kuruyor. New York’u Yahudiler kuruyor. Avrupa kendi içinde savaşırken kıta aşırı seferler yapılıyor.
340’da yedi krallık kuruluyor. 6. yüzyılda Katolik Hristiyanlığı kabul ediyorlar.1550 yılına kadar Vatikan’a bağlıdır. Kral Henry eşini boşamak istemesinin papa tarafında redddedilmesi üzerine kendi kilisesini kuruyor. Bugün kraliçe kilisenin başıdır. İngiliz bilincinin oluşmasında bu kilisenin önemi büyüktür. Magna Carta Belgesi en önemli belgedir.450’de 7 krallık 30 krallığa ayrıldı. Krallar kendine “lord” adını veriyor. İdari ve akademik yapılanmaları (rektör,dekan) kiliseyle bağlantılıdır.
İngiltere’nin başkenti olan Londra MS 50 yılında kuruldu. Dünyanın ilk metrosu 1683’te açılan Londra Metrosu’dur. Londra Metrosu’nıu köleler kazmıştır. Devlet kurulmadan mahalli kültür oluşmuştur. Coğrafi keşiflerle ülkenin önü açılmıştır. Liman şehirleri ön plana çıkıyor. Liverpol’da gemiciler ilk sigortacılık faaliyetini başlatıyorlar. Köle ticaretinde Liverpol’daki tüccarlar önemli rol oynuyor. Veba salgınıyla nüfusun yarısı, 16. yüzyılda da açlıktan nüfusun üçte biri ölüyor. Amerika’da en büyük lobi İrlandalılardır. İngilizler işbirlikçi yönetimleri bırakarak o ülkeden çekiliyor.
1837’de Kraliçe Victoria gücünün doruklarına ulaştı. İngiliz aklı profesyonel bürokrasiyi ilk defa Hindistan’da uyguladıktan sonra başarılı olunca kendi bünyelerinde de uygulamaya koydular. İngiliz Milletler Topluluğu 53 ülke ve devletten oluşuyor. Kriket asilzadelerin oyunudur. 67 milyon nüfusa sahip İngiltere’yi yöneten bir “İngiliz Aklı” dediğimiz derin devlet bulunuyor. Güçlü bir istihbarat ağı var. Kimsenin inancına karışılmaz.3,3 trilyon dolar gayrisafi milli hasılaları var.1700’lerde başlayan devşirme sistemi devam ediyor. Orta ve üst tabakanın çocukları devlete yerleştirmek için yatılı okullarda okuyorlar. Sadece John Major bu kuralın dışındadır. Alt tabaka yönetimle ilgilenmez. Coğrafi keşiflerle burjuvazi oluşunca Avam Kamarası oluştu.
Sömürgelerinden elde ettiği kaynakları İngiltere’ye aktarıyorlar. Küresel sermeye ile birlikte hareket ediyorlar. İngiltere’nin yazılı bir anayasası yok. Onun yerine güçlü bir gelenekleri var. İngiltere’de iki resmi dil ve iki merkez bankası bulunuyor. Eğitime çok önem veriliyor. Güçlü kolejleri var. Devşirme sistemi ile sınıf sistemi halen devam etmektedir.
Prof. Dr. Önder KUTLU konuşmasının sonunda İngiltere’de toprak mülkiyetinin önemli olduğunu, bakanlıklar arasında güçlü bir bağ bulunduğunu, Anglosakson bir devlet anlayışı olduğunu, dünyadan çaldığı tarihi eserleri British Museum’da sergilediğini belirtti. Sohbetin ardından Dr. Gökhan DARILMAZ ve Derviş ÇETİNKAYA tarafından Dernek Başkanı Prof. Dr. Önder KUTLU’ya hediye takdim edildi.



HİSDER | HİKMET İLİM ve SANAT DERNEĞİ

Aksinne Mahallesi Gülen Sokak No:4/B Meram /KONYA
Genel Sekreter Muzaffer TULUKÇU : 0 (506) 510 01 60
Sekreter Hasan ÖZÜCAN : 0 (536) 360 17 63